Türkiye'nin Karadeniz bölgesinde bulunan küçük bir sahil köyünde, denizden doğrudan elde edilen hamsi, yerel halk için önemli bir geçim kaynağı haline gelmiş durumda. Ancak bu hamsiyi toplayabilmek için köylülerin katlandığı zorluklar, birçok kişinin dikkatini çekiyor. Başta hamsinin kilosunun 250 lira olması nedeniyle yaşanan yoğun ilgi, köylüleri beş saat boyunca yürümeye, zorlu yolları kat etmeye itiyor. Hem geçimlerini sağlamak hem de ailelerine destek olmak için gösterdikleri bu azim, birçok kişinin yüreğine dokunuyor.
Hamsi, Karadeniz mutfağının vazgeçilmezi olmasının yanında, bu bölgedeki birçok ailenin ekonomik durumu için hayati bir öneme sahiptir. Son dönemde artan hamsi fiyatları, balıkçılardan yerel halkın mutfaklarına kadar geniş bir ağda ekonomik bir hareketlilik yaratıyor. Kilo başına 250 lira gibi bir fiyatla satılan bu değerli balık, bölge sakinleri için yalnızca yiyecek değil, aynı zamanda geçim kaynağı anlamına da geliyor. Ancak hamsiyi yakalamak ve toplamak için harcanan emek, çoğu zaman göz ardı ediliyor.
Denizden çıkardıkları her miktar hamsi, köylülerin yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik önemli bir katkı sağlıyor. Bununla birlikte, birçok aile, bu balığı elde etmek için denizi aşmakla kalmayıp, ayrıca zorlu arazilerden de geçmek zorunda kalıyor. Yürüyüş esnasında karşılaştıkları engeller, doğanın zorlu şartları ve deniz koşullarının getirdiği zorluklar, bu işin fiziksel ve psikolojik olarak ne denli çetin olduğunu gösteriyor. Üstelik, birçok ortama göre bu hamsi toplama işlemi, hem zaman alıcı hem de zorlayıcı bir süreç. Hamsi avı sırasında yaşanan bu zorluklar, ailelerin dayanışma ruhunu artırıyor. Köy halkı, birbirlerine destek olarak bu zor şartların üstesinden gelmeye çalışıyor.
Köyde yaşayan yüzlerce aile, hamsi avına yönelik gösterdikleri çaba ile birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Birçok kadın, eşiyle birlikte çocuklarını da yanlarına alarak bu zorlu yolu kat etmekte. Hamsi avı sırasında, diğer köy sakinleriyle dayanışma içinde hareket ederek toplu bir şekilde yürümek, dayanışmanın en güzel örneklerini sunuyor. Bu durum, toplumun birlik beraberlik içinde hayata tutunmasını da sağlıyor. Hamsi avlamak için başlangıçta yüzlerce insan toplu olarak yola çıksa da, zamanla zor şartlar nedeni ile katılanların sayısı azalıyor. Ancak hamsinin yüksek fiyatı, birçok insanı bu sefer tekrar harekete geçiriyor.
Yerli halkın gösterdiği bu mücadele, sadece maddi destek sağlamanın ötesinde, dayanışmanın, azmin ve kararlılığın bir sembolü haline geliyor. Hamsinin kıyaslanamayacağı bir önemi, sadece ekonomik bir değer olmasının ötesinde, toplumsal bir kimliğe de dönüşmesine yol açıyor. Balık avlama sırasında da ortaya çıkan dayanışma ruhu, yalnızca geçim kaynaklarını artırmakla kalmayıp, köy halkının yaşam kalitesini de iyileştiriyor. Hamsi avına çıkmak, zamanla bir gelenek haline gelirken, köyün kültürel yaşamına da büyük katkılar sağlıyor.
Sonuç olarak, Karadeniz’de yürütülen bu hamsi avı, yalnızca bir balık avlama sürecinden ibaret değil; aynı zamanda birçok ailenin hayatında önemli bir yer tutan bir geçim kaynağı ve dayanışma örneği olarak karşımıza çıkıyor. Hamsinin yüksek kilosu, maliyeti ve toplama sürecinin zorluğu, bu mücadeledeki azmin ve kararlılığın ne kadar kıymetli olduğunu gözler önüne seriyor. Hamsi, sadece denizden çıkan bir balık değil; aynı zamanda insanların yaşamlarını sürdürmek için ne denli fedakarlıklar yapabileceğinin bir örneği olarak yaşamlarında yer ediniyor.
