Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P), Fransa'nın kredi notu görünümünü negatife çevirdi. Bu durum, ülkenin ekonomik ve mali durumuna yönelik endişelerin arttığını gösteriyor. S&P, Fransa'nın uzun ve kısa vadeli döviz ve yerel para birimi cinsinden kredi notunu ise "AA-/A-1+" olarak teyit etti. Ancak, Fransa'nın kamu maliyesindeki zayıflama ve siyasi belirsizlikler, kredi notunun görünümünün durağanlıktan negatife dönmesine neden oldu. Bu karar, uluslararası finans piyasalarında önemli yankılar uyandıracak bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Fransa'nın ekonomik büyümesi 2023 yılında beklenenden daha düşük gerçekleşmesi öngörülüyor. Gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesinin bu yıl yüzde 1'in altına düşmesi bekleniyor ki bu da ülkedeki mali istikrarı daha da zorlaştırıyor. Ekonomik büyüme, kamu maliyesindeki dengesizlikler ve reformlar için gereken siyasi desteğin sınırlı kalmasıyla birleştiğinde, Fransa'nın mali görünümünü tehdit eden bir tablo oluşturuyor. S&P, açıklamasında Fransa'nın borcunun GSYH'ye oranını azaltmak üzere geçmişte elde edemediği faiz dışı bütçe fazlasını vermesi gerektiğine dikkat çekti. Bu durum, hükümetin mali disiplinini sağlaması adına büyük bir meydan okumaya işaret ediyor.
Fransa'da bütçe konsolidasyonu amacı güden siyasi destek dengesizliği, bu olumsuz değerlendirmeleri besleyen bir diğer faktör. S&P, 2025'ten sonraki mali stratejinin belirsizlik içinde olduğunu kaydetti. Kısa vadeli karar alma süreçlerinin nasıl işleyeceği ve reformların ne ölçüde gerçekleşeceği konusunda belirsizlikler, ekonomik istikrarın sağlanması sürecinin önünde duruyor. Hükümetin mali politikalarını daha etkili bir hale getirmesi ve siyasi destek sağlaması durumunda, kredi notu görünümünün tekrar iyileşmesi mümkün olabilir. Ancak mevcut koşullar altında, mali yönetiminin sıkılaşması gerekli görünüyor.
Sonuç olarak, Standard & Poor's'un Fransa'nın kredi notu görünümünü negatife çevirme kararı, mali zorlukların ve siyasi belirsizliklerin küresel ekonomik istikrar üzerindeki etkilerini hatırlatıyor. Bu gelişme, hem yerel hem de uluslararası yatırımcılar için dikkatle izlenmesi gereken bir durum olarak öne çıkıyor.
