Yenidoğan Çetesi davasında üçüncü güne girildi ve bu süreçte önemli gelişmeler yaşandı. Yoğun bakım hemşiresi Cansu Akyıldırım, duruşmada yaptığı açıklamada, davanın önemli isimlerinden Fırat Sarı ile üç yıldır duygusal bir ilişki içinde olduğunu itiraf etti. Bu açıklama, mahkemede büyük bir şaşkınlık yaratırken, dava dosyasının gidişatını etkileyebilecek yeni bir boyut olarak değerlendiriliyor.
Cansu Akyıldırım, mahkemede verdiği ifadede, Fırat Sarı ile yaklaşık üç yıl önce tanıştıklarını ve bu süreçte duygusal bir ilişki yaşadıklarını dile getirdi. Akyıldırım, bu ilişkinin kendisini bazı olaylara istemeden de olsa dahil ettiğini ve Fırat Sarı’nın bazı konularda kendisinden yardım talep ettiğini belirtti. Akyıldırım’ın bu itirafı, yenidoğan bebeklerin yasa dışı yollarla kaçırılması ve satılması gibi ciddi suçlamalar içeren davanın daha derin bağlantıları olabileceğini gösteriyor. Savcı, bu açıklamalar doğrultusunda, Akyıldırım'ın da örgütün bazı faaliyetlerinden haberdar olup olmadığını ve bu suçlarda rol alıp almadığını araştırmak üzere sorgulamayı derinleştirdi.
Fırat Sarı, daha önceki duruşmalarda suçlamaları reddetmiş ve bu olaylarla bir ilgisi olmadığını öne sürmüştü. Ancak Cansu Akyıldırım’ın bu beklenmedik itirafı, Fırat Sarı’nın savunmasını zora sokmuş durumda. Mahkeme salonunda bu açıklamanın ardından kısa süreli bir sessizlik yaşandı ve Sarı’nın avukatları bu gelişmenin ardından kısa bir ara talep etti. Akyıldırım'ın ifadesi, savunma stratejisinde ciddi bir değişikliğe neden olabilecek nitelikte. Davanın diğer sanıkları da bu durumdan etkilendi ve mahkeme heyeti, dava dosyasını yeniden değerlendirmek üzere ek delillerin incelenmesine karar verdi.
Mahkemeye katılan mağdur aileler ve izleyiciler arasında da Cansu Akyıldırım’ın bu açıklaması büyük bir şok yarattı. Yenidoğan bebeklerin kaçırılmasına ve yasa dışı bir şekilde evlatlık verilmesine yönelik iddialar, hemşirelerin ve hastane çalışanlarının da bu olaylara karışmış olabileceği ihtimalini güçlendiriyor. Özellikle yoğun bakım hemşiresi olarak görev yapan Akyıldırım'ın, hastanedeki bazı yenidoğan bebeklerin kaybolması olaylarına nasıl dahil olabileceği ve Fırat Sarı ile olan ilişkisinin bu süreçte nasıl bir rol oynadığı mahkeme tarafından detaylı şekilde araştırılacak.
Davanın üçüncü gününde Akyıldırım’ın bu itirafıyla birlikte, mahkeme heyeti Fırat Sarı’nın yanı sıra diğer sanıkların da sorgularını yeniden yapılandırarak, olayların perde arkasını daha derinlemesine araştıracaklarını belirtti. Mahkemede ifade veren tanıklar arasında, hastanede çalışan diğer personelin ve bebeklerin kaybolması sürecinde yaşananlara tanıklık eden isimlerin de yer alması bekleniyor. Akyıldırım’ın itirafı, bu kişilerin ifadeleriyle birlikte olayın aydınlatılmasında kritik bir rol oynayabilir.
Dava, kamuoyunda da büyük yankı uyandırmış durumda. Özellikle yenidoğan bebeklerin yasa dışı yollarla ailelerinden koparılması ve bu olaylarda hastane çalışanlarının da parmağının olabileceği düşüncesi, toplumda büyük bir öfkeye yol açtı. Davanın seyrinin bu itirafla nasıl değişeceği ve adaletin nasıl sağlanacağı merak konusu olurken, mahkeme sürecinin oldukça karmaşık ve uzun geçmesi bekleniyor.