Belgrad Ormanı, son günlerde Türkiye’nin gündeminde dram dolu bir hikayeye ev sahipliği yaptı. Mimar Ece Gürel, yürüyüş yapmak üzere gittiği ormanda kaybolduktan tam 4 gün sonra bulundu. Ancak, ne yazık ki hastaneye kaldırılan Gürel, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Bu trajik olay, hem ailesini hem de meslektaşlarını derin bir üzüntüye boğdu. Ece Gürel’in kaybolma süreci ve sonrasında yaşananlar, toplumda geniş yankı uyandırdı.
Ece Gürel, 40 yaşında başarılı bir mimar olarak tanınıyordu. 20 Ekim 2023'te, sabah saatlerinde Belgrad Ormanı’nda yürüyüş yapmak için evinden ayrıldığı bildirildi. Ailesinin ve arkadaşlarının endişelenmesi üzerine, akşam saatlerinde Gürel’den haber alınamayınca arama çalışmalarına başlandı. Herkesin merakla beklediği günlerde, güvenlik güçleri ve gönüllüler ormanı didik didik aradı. Arama kurtarma ekipleri, dağlık ve engebeli arazide kaybolan mimarı bulabilmek için günlerce uğraş vererek, özel köpekler ve hava araçları da dahil olmak üzere çeşitli yöntemler kullandı.
Sonunda, 24 Ekim tarihinde Belgrad Ormanı'nın derinliklerinde, Ece Gürel’in cansız bedeni bulunmuştu. Bu, hem ailesinin hem de çevresinin derin bir acıyla karşılaştığı bir an oldu. Gürel’in kaybolması ile birlikte sosyal medyada yapılan paylaşımlar, “#EceGürelİçinBirleş” gibi etiketlerle toplumsal bir destek hareketine dönüştü. Bu durum, kaybolan kişinin bulunması amacıyla yapılan arama çalışmalarını daha görünür hale getirdi ve herkesin katkıda bulunmasına olanak sağladı.
Bulunduktan sonra hemen hastaneye sevk edilen Ece Gürel, yoğun bakım ünitesinde mücadele vermeye başladı. Sağlık ekipleri, Gürel'in kritik durumunu göz önünde bulundurarak her türlü önlemi aldı. Ancak, yapılan tüm müdahalelere rağmen genç mimar, sağlığını geri kazanmayı başaramadı. 25 Ekim sabahı, hayata gözlerini yumdu. Ece Gürel’in vefatı, sadece ailesi için değil, aynı zamanda meslektaşları ve onu sevenler için büyük bir kayıp oldu. Sosyal medyada yayılan başsağlığı mesajları, bu kaybın ne kadar derin bir tesir yarattığını gözler önüne serdi.
Ece Gürel’in ölüm haberi, yalnızca ailesini değil, mimarlık camiasını da derinden sarstı. Gürel, yalnızca bir mimar değil, aynı zamanda birçok genç mimara ilham olan bir figürdi. Tüm meslektaşları, onun alanındaki yaratıcılığını ve başardıklarını unutmadı. Bu trajik olay, toplumda böyle bir kaybın acısını da gündeme getirirken, aynı zamanda kayıpların önlenmesi için alınması gereken tedbirleri de gözler önüne serdi. Gürel’in yaşamını kaybetmesi, doğa yürüyüşleri ve doğayla olan ilişkimiz üzerine yeniden düşünmemize neden oldu.
Gürel'in hatırası, sadece anılarda yaşamayacak; aynı zamanda mimarlık dünyasında bıraktığı izler ve toplumsal farkındalık yaratma çabaları ile de devam edecektir. Ece Gürel’in anısını yaşatmak adına gerçekleşecek anma etkinlikleri ve projeler, onun mirasını yaşatmayı hedefleyecek. Bu trajik olayın ardından, doğa yürüyüşleri ve benzeri aktivitelerin güvenliği için daha fazla önlem alınması gerektiği konusu, ilgili otoriteler tarafından gündeme getirildi. Ek olarak, arama kurtarma ekiplerinin bu tür durumlarda daha etkin bir şekilde çalışabilmesi için gerekli altyapı ve eğitimlerin sağlanması gerektiği vurgulandı.
Sonuç olarak, Ece Gürel’in vefatı, birçok kişiyi derinden etkileyen bir kayıptır. Onun hatırası, mesleki ve toplumsal alandaki katkılarıyla her zaman yaşatılacaktır. Bu tür trajedilerin önlenmesi amacıyla atılacak her adım, Ece Gürel ve onun gibi kaybedilenlerin anısına bir saygı duruşu niteliğinde olacaktır. Unutmayalım ki kayıplar her zaman bizimle birlikte yaşar ve onları en iyi şekilde anmak, geçmişteki hataları unutmamakla olur.